🥋 Kısırlık En Çok Hangi Ülkelerde Görülür

İnfertilite(kısırlık), çiftlerin doğal yollar ile çocuk sahibi olamamaları durumudur. Kısırlığa sebep olan birçok faktör bulunmaktadır. Bunlar kadınlardan dolayı kaynaklanabileceği gibi erkek faktörlüde olabilmektedir. Bahçeci Tüp Bebek Merkezi doktorlarımızdan Doç. Dr. Mehmet Reşit Asoğlu, infertilite ile ilgili En çok 30-40 yaşlarındaki erkeklerde görülür. Başta Türkiye olmak üzere Çin’e kadar uzanan ülke insanlarında diğer ülkelere nazaran daha sıkça rastlanmakla birlikte dünyanın her yerinde Behçet Hastalığı görülmektedir. Dünya'da en çok Japonya, Türkiye ve İsrail'de görülür. Behçet hastalığı bulaşıcı değildir. Ağrı giderek artar. Ağrının şiddeti ile hastalığın derecesi arasında bir ilişki yoktur. Adet öncesi lekelenme görülebilir. Kısırlık yani infertilite nedeniyle doktora başvuranların yüzde 10 ile 20’sinde endometriozis bulunmaktadır. Hangi mekanizma ile buna neden olduğu net değildir. Kadınlarda görülen jinekolojik kanserler vulva, vajina, rahim ağzı, rahim ve yumurtalık kanserleridir. Bunların arasında vulva ve vajina kanserleri nadir görülürler. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Fuat Demirci kadınlarda en çok görülen kanser türlerini anlattı. RAHİM AĞZI KANSERİ. Rahim ağzı kanseri 20 Bu zaman doktorun problemi iyi anlamasına ve en etkili tedaviye karar vermesine yardım eder. Araştırmalar sonucu bir veya birden fazla kısırlık nedeni bulunabileceği gibi çiftlerin yaklaşık %15’inde kısırlığın nedeni saptanamaz. Kadındaki en önemli kısırlık sebepleri yumurtlama bozuklukları, endometriozis ve tüplerin afVu2Ki. Ülkemizde erozyon genellikle iç kısımlarda görülmektedir. Erozyonun görüldüğü bölgeler şuralardır İç Anadolu Bölgesi. Doğu Anadolu 2, 2020İçindekiler1 Türkiyede erozyon nerede görülür?2 Türkiye’de erozyon çok hangi bölgede görülür?3 Erozyon en çok hangi illerde görülür?4 Erozyon Nedir ve Nerelerde Görülür?5 Türkiyede erozyon nedir?6 Hangi ilimizde erozyonun şiddeti ve çölleşme riski daha fazladır?7 Ülkemizde erozyona neden olan faktörler?Türkiyede erozyon nerede görülür?Erozyon en fazla Karadeniz bölgesinde ve Doğu Anadolu bölgesinde görülür. Bunun nedeni yağışın fazla olması ve eğimin çok olmasıdır. Doğu Anadolu'da ise bitki örtüsü az, eğim fazladır. Erozyon insanların bitki örtüsünü yok etmesi sonucu meydana gelen büyük toprak erozyon çok hangi bölgede görülür?Rüzgâr erozyonu en şiddetli olarak; bitki örtüsünün fakir, iklimin kurak olduğu İç ve Doğu Anadolu'da görülür. Rüzgâr erozyonu bitki örtüsünün fazla olmadığı yerlerde çok en çok hangi illerde görülür?Başta Konya, Iğdır İlleri ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere Türkiye'nin bütün bölgelerinde arazi bozulumu çölleşme Nedir ve Nerelerde Görülür?Erozyon en basit haliyle “toprak kayması” olarak tanımlanmaktadır. Daha geniş kapsamlı bir tanım yapacak olursak “kayaların, başta akarsular olmak üzere türlü dış etmenlerle aşındırılarak yerinden kopartılması veya bir yerden başka bir yere taşınması” erozyon nedir?Erozyon, toprak aşınması ismi ile de bilinmektedir. Toprak koruyucu örtüden mahrum kaldığı zaman su ile rüzgarın da etkisi ile toprak aşınmaya uğrar ve toprağın bir yerden başka bir yere taşınması meydana ilimizde erozyonun şiddeti ve çölleşme riski daha fazladır?Çölleşmenin görüldüğü Konya-Karapınar, Iğdır-Aralık ve Urfa-Ceylanpınar çok yüksek risk taşıyan bölgeler olarak görülürken; Tuz Gölü havzası, Ereğli-Karaman bölgesi, Urfa-Ceylanpınar-Mardin-Batman hattı, Eskişehir çevresi orta ve yüksek risk grubunu erozyona neden olan faktörler?Akarsu ve rüzgar erozyonlarının meydana gelmesindeki en büyük etken bitki örtüsünün yeterli düzeyde olmamasıdır. Arazi eğimi, bitki örtüsü, iklim, toprak özellikleri gibi sebepler nedeni ile doğal erozyon meydana gelmektedir. İnsan nedeni ile doğada tahribatların olması ile de yapay erozyonlar oluşmaktadır. Kuşkusuz her kadın doğası gereği çocuk sahibi olup annelik duygusunu tatmak ister. Ancak günümüzde her 100 çiftten 15'i bu isteğine kavuşabilmek için yardım almak zorunda. Amerikan Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı ve sitesi Medikal Direktörü Kısırlığın çözümsüz olduğu vakalar enderdir. Ancak erken menopoz ya da erkekte hiç sperm hücresi bulunmaması durumunda yardımcı yöntemlere başvurmak anlamlı değil. Bunun dışında kalan kısırlık vakalarında ise sadece çocuk sahibi olma şansının azaldığı söylenebilir. Tanının konabilmesi için tetkikler ve muayeneler adım adım uygulanır ve uzun zaman alabilir. Bu zaman doktorun problemi iyi anlamasına ve en etkili tedaviye karar vermesine yardım eder. Araştırmalar sonucu bir veya birden fazla kısırlık nedeni bulunabileceği gibi çiftlerin yaklaşık %15'inde kısırlığın nedeni saptanamaz. Amerikan Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı ve sitesi Medikal Direktörü Dr. Senai Aksoy kadınlarda en çok görülen kısırlık nedenlerini şöyle özetliyor Kadındaki en önemli kısırlık sebepleri yumurtlama bozuklukları, tüplerin hasarlı veya tıkalı olması, endometriozis, rahim ağzına ait problemler ve alerjik nedenlerdir. 1. Yumurtlama bozuklukları Kadında en sık görülen kısırlık nedeni yumurtlama bozukluklarıdır. Yumurtlama yumurtanın yumurtalıklar dışına atılması olmaksızın döllenme ve gebelik oluşamaz. Yumurtlama bozukluğu, yumurtlamanın hiç olmaması veya düzensiz ve seyrek olması anlamına gelir. Adetlerin seyrek veya hiç görülmemesi çoğu zaman bir yumurtlama bozukluğunu gösterir. Ancak adetlerin tamamen düzenli olduğu durumlarda da yumurtlama bozukluklarına rastlanabilir. Yumurtlama bozuklukları başlıca üç grupta toplanabilir Yumurtalıklardaki yumurta üretimini uyaran hormonların doğuştan eksikliğine bağlı olarak beyin sapından salgılanamaması Bu durumda kadında ergenlikten itibaren hiç adet kanaması görülmez Beyin sapından hipofiz süt hormonu prolaktinin normalden fazla salgılanması Bu durum genellikle bu bölgedeki iyi huylu bir tümörün varlığına bağlı olmakla beraber bazen hiçbir neden bulunamaz. İyi huylu tümörler cerrahi yollarla çıkarılabilir. Neden bulunamadığı durumlarda çeşitli ilaç tedavileriyle prolaktin seviyeleri düşürülerek yumurtlama normal hale getirilebilir. Polikistik over sendromu Bu hastalığın tipik formunda genel olarak adetler düzensiz ve seyrektir yılda 3 - 4 adet. Bazı hastalarda adetler hiç görülmezken diğerlerinde tamamen normal olabilir. Hastalar genellikle şişmanlamaya yatkındırlar. Ciltte ve saçlarda yağlanma, sivilce gibi problemler sıkça görülür. Yumurtalıklarda normalden fazla sayıda yumurta bulunmakta ve bunlar erkeklik hormonu salgılayarak normal yumurta gelişimini engellemektedir. Tüplerin hasarlı ve tıkalı olması Tüplerin kısmen veya tamamen tıkalı olması sperm ile yumurtanın buluşmasını engelleyerek döllenme ve gebeliği olanaksız kılar. Tüplerdeki bu hasar geçirilmiş enfeksiyon, endometriozis veya geçirilmiş bir ameliyat sonrası kalan karın içi yapışıklıkları gibi birçok nedene bağlı olabilir. Tüpler bir dış gebelik sonucu da hasara uğrayabilir. Gelişmiş ülkelerde cinsel yollardan bulaşan enfeksiyonlar tüplerdeki hasarın en önemli nedenidir. Ülkemizde çocukluk çağında alınan verem mikrobu da tüplerde geri dönülemez hasar oluşturur. 3. Endometriozis Endometriozis, rahim içini döşeyen dokunun endometrium rahim dışında gelişmesine denir. Endometriozis en sık olarak rahimi yerinde tutan bağlara yerleşir. Diğer sık görüldüğü bölgeler ise rahim yüzeyi, tüpler ve yumurtalıklardır. Endometriozis tıpkı rahim içini döşeyen doku gibi hormonlara duyarlı olup adet sırasında kanar. Karın içinde oluşan bu mikro kanamalar zamanla iltihap benzeri yangısal durum oluşturur ve yapışıklıklara sebep olur. Endometriozis yumurtalıklarda yerleştiği zaman kist oluşumuna neden olur. Bu kistlere endometrioma adı verilir. Endometriozisin en önemli belirtileri adet öncesi ve adet sırasında ağrı, ilişki esnasında veya sonrasında ağrı, düzensiz şiddetli adetler ve kısırlıktır. Daha az görülen diğer belirtiler yorgunluk, adet esnasında bağırsak hareketlerinin şiddetlenmesi. İshal, kabızlık gibi diğer sindirim sistemine ait belirtilerdir. Bunların yanı sıra endometriozis bazı kadınlarda hiçbir belirti vermeyebilir. Endometriozisi olan kadınların yaklaşık yüzde 50'sinin çocuk sahibi olabilmeleri için tedavi gerekir. Yine kısırlık nedeni ile başvuran kadınların yaklaşık yüzde 25'inde endometriozis saptanır. 4. Rahim ağzına ait problemler Rahim ağzındaki yapısal, enfeksiyona ait veya bu bölgedeki salgıya mukus ait bozukluklar kısırlık sebebi olabilir. Rahim ağzından salgılanan mukus spermlerin genital yoldan taşınmasını kolaylaştırır. Östrojen ve progesteron hormonları etkisi altında mukusun siklus sırasında miktarı ve niteliği değişir. Polip gibi iyi huylu tümörler veya bu bölgeye uygulanmış olan cerrahi girişimler kısırlığa neden olabilir. 5. Alerjik nedenler Alerjik nedenler kısırlık nedeni olabilmekle birlikte teşhisleri ve tedavileri zordur. Alerjik neden spermlerde veya mukusta bulunabilir. Antisperm antikorları adı verilen bu alerjik durumların tedavi etkinliği belli değil ve tedavi edilen veya edilmeyenlerdeki gebelik oranları çok farklı değildir. Bu nedenle rutin olarak gerekliliği tartışmalıdır. Sağlık Haberler RAHİM AĞZI KANSERİ Rahim ağzı kanseri 20 yaştan önce çok seyrek görülür, bu yaştan sonra giderek oranı artar ve 50 yaşta en yüksek orana ulaşır. Yumurtalık ve rahim kanserinden daha erken yaşta görülür. Az gelişmiş ülkelerde en sık görülen jinekolojik kanserdir. Gelişmiş ülkelerde rahim ağzı kanser taraması için kullanılan smear testin yaygın ve uzun süreden beri kullanılması bu hastalığın oranını düşürmüştür. Risk faktörleri şunlardır Genç yaşta evlenme, Erken cinsel yaşama başlama Çok sayıda çocuk sahibi olma Düşük sosyoekonomik düzey Kötü hijyenik şartlara sahip olma Çok sayıda partner ya da eşinin çok sayıda partneri olması Sigara kullanımı En önemli risk faktörü ise cinsel ilişki ile geçen bir virüs enfeksiyonu olan insan papillomu virüs HPV enfeksiyonu geçirmiş olmaktır. Rahim ağzı kanseri olanların tamamına yakınında % 98 bu enfeksiyon saptanmış ve neden bu virüs enfeksiyonlarıdır. HPV virüsünün 100'den fazla tipi vardır. HPV-6 ve 11 tipi genital bölgede ortaya çıkan genital siğillerin % 90'ından sorumludur. HPV 16 ve 18 tipi ise rahim ağzı kanserlerinin % 70'inden sorumludur. Rahim ağzı kanserinin erken belirtisi yoktur. Ancak düzenli smear ile erken dönemde kanser ortaya çıkmadan yakalanmaktadır. Geç dönemde belirtileri kanlı akıntı, ilişki sırasında kanama ve düzensiz adet kanamalarıdır. Rahim ağzı kanserinin erken tanısı için en önemli yöntem yılda en az bir kez yapılan smear testidir. Şüpheli smear test varsa kolposkopi ve biyopsi yapılır. Korunmak için ise en önemli yöntem HPV aşılarıdır. HPV aşıları gelişmiş ülkelerde rutin aşılama programına girmiştir. Ülkemizde de uygulamaya başladığımız HPV aşılarının yapılmasını öneriyoruz. Bu aşıların yapılması Kadını rahim ağzı kanserinden % 70 oranında korumaktadır. Diğer korunma yöntemleri ise tek eşli olma ve güvenli olmayan ilişkilerde mutlaka prezervatif kullanılmasıdır. Tedavide erken dönemde rahim ağzının küçük bir kısmı koni şeklinde alınırken geç dönemlerde ameliyatın alanı genişlemektedir. Bazı hastalar Toprağın bulunduğu alandan rüzgâr, akarsu, çığ, sel suları gibi etkenlerden dolayı taşınmasına erozyon adı verilir. Toprak kayması, toprak aşınması şeklinde de isimlendirilen erozyon, önemli bir doğa olayıdır. Rüzgâr ve suyun etkisiyle ortaya çıkan erozyon, güçlü etkilere sahiptir. Erozyon, iki şekilde oluşur. Doğal erozyon, insan faktörünün etkisi olmadan kendiliğinden ortaya çıkar. Doğal erozyon etkisi az olduğu için tehlikeli değildir. Fakat insan kaynaklı olarak ortaya çıkan erozyonun etkisi çok büyüktür. Türkiye’de genellikle insan kaynaklı olarak ortaya çıkan erozyon görülür. Türkiye, dünya genelinde erozyonun en şiddetli görüldüğü ülkeler arasında yer alır. Erozyonu oluşturan etkenler nelerdir? Erozyonu oluşturan etkenler şu şekildedir Bitki örtüsü tahribi Orman yangınları ile ormanların bilinçsiz şekilde budanması, eğimli arazilerin boş kalmasına sebep olur. Hayvanların aşırı otlak ve mera alanlarında otlatılması bitki örtüsünün tahrip olmasındaki en önemli faktördür. Arazinin yanlış kullanılması Ormanların yok edilip tarım alanına çevrilmesi, anız örtüsünün yakılması vb. sebepler arazinin doğal dengesini bozduğu için erozyonu artırır. Arazinin çok eğimli ve engebeli olması Sağanak yağışlar, eğimli arazi üzerindeki toprakları süpürerek erozyonun oluşmasına neden olur. Ana kaya ve toprak Ana kayanın hem kimyasal hem de fiziksel özellikleri direkt toprağı aşındırır. Bitki örtüsü olmayan arazilerde yüzey suları toprağı aşındırarak erozyona yol açar. İklim Türkiye’nin iç bölgelerinde oluşan sağanak yağmurlarla meydana gelen seller, bitki örtüsü yoksunluğundan dolayı toprağı süpürür. Erozyon, dere yatakları ıslah edilmediğinde artar. Sel taşkınlarının arkasından da erozyon oluşur. Erozyon en çok hangi bölgede görülür? İklim koşulları, yer şekilleri ve bitki örtüsünden dolayı Türkiye’de erozyon çok görülür. Özellikle bitki örtüsünün cılızlığı ve engebenin çok olması, erozyonu artıran başlıca etkenlerdir. Türkiye’de yağış rejimi yetersizdir. Bu durum da direkt erozyonu artıran sebepler arasındadır. Türkiye’de daha çok tarım alanlarında erozyon olur. Tarım alanlarında görülen erozyonda insanların etkisi çok büyüktür. Türkiye topraklarının ortalama 3/4'ü erozyona maruz kalır. Türkiye’de tarım alanlarında erozyon oluşumunun nedenleri aşağıda sıralanan maddelerden kaynaklanmaktadır Nadas Bitki örtüsü tahribi Tarlaların eğim tarafına sürülmesi Hayvanların meralarda çok otlatılması Eğimi fazla olan yamaçlarının tarımsal faaliyetlere açılması Türkiye’de erozyonun görüldüğü yerler aşağıdaki gibidir İç Anadolu Bölgesi İç Anadolu Bölgesi’nde erozyon; Ormanların çoğunluğunun tahrip edilmesi, Mera alanlarının aşırı otlatılması, Nadas uygulamasıyla buğday tarımı yapılmasından kaynaklanır. İç Anadolu Bölgesi’nin Tuz Gölü ile Konya çevresinde aşırı derecede rüzgâr erozyonuna rastlanır. Bu bölgenin toprağında organik madde azdır. Ayrıca toprak yapısı da bozuk olup rüzgârla aşınmaya çok müsaittir. Arazilerinde bitki örtüsü azlığı ve güneybatı ile güneyinden esen rüzgârın özellikle toprak bitki örtüsünü kaldırması erozyonun en önemli oluşma sebepleridir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yağışların çoğunluğu şiddetli sağanak şeklinde olur. Bundan dolayı bölgede çok fazla erozyon meydana gelir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde erozyonun en çok görüldüğü iller Bitlis Mardin Siirt Doğu Anadolu Bölgesi Doğu Anadolu Bölgesi’nin her bölgesinde erozyon görülmez. Iğdır, Kars, Erzincan ve Erzurum’da nadiren görülür. Fakat bölgenin diğer kısımlarında sık sık erozyon gözlenir.

kısırlık en çok hangi ülkelerde görülür