🥍 Rüzgar Olup Uçtum Dalgaların Boyunda

HyfIXpZ. 1310 Zonguldak'ta saatteki hızı 21 kilometreye ulaşan rüzgar nedeniyle Liman Caddesi'ndeki dalgaların boyu yer yer 4 metreyi aştı. Zonguldak'ta saatteki hızı 21 kilometreye ulaşan rüzgar nedeniyle Liman Caddesi'ndeki dalgaların boyu yer yer 4 metreyi hava sıcaklığının 7 dereceye kadar düşmesiyle birlikte Liman Caddesi'nde dalgalar etkili oldu. Rüzgarın hızı saatte 21 kilometreye çıkınca dalga boyu da 4 metreye kadar çıktı. Dalgalar mendireği aşarken, balıkçılar ise limana demirledi. Kuru yük gemileri de korona virüs tedbirleri kapsamında açıkta bekletilerek kontrollü olarak alınıyor. Rüzgarın gün boyunca etkisini sürdürmesi beklenirken, hava durumunun da hafta ortasından itibaren 15 derecelere çıkması bekleniyor. - ZONGULDAK ATM'ye fazla para yükledi! Paralar sokağa saçıldı MODEL UYDULARIYLA TEKNOFEST'DE YARIŞACAKLAR 50 kaktüsle başladı, şimdi seradan dünyaya satış yapıyor Kaynak İHA Zonguldak, Dalgalar, Liman, Güncel, Son Dakika Son Dakika › Güncel › Zonguldak'ta rüzgar nedeniyle dalgalar mendireği aştı - Son Dakika Bu haber İhlas Haber Ajansı tarafından hazırlanmış olup habere tarafından hiçbir editöryal müdahalede bulunulmamıştır. İhlas Haber Ajansı tarafından hazırlanan bütün haberler sitemizde hazırlandığı şekliyle otomatik servis edilmektedir. Bu nedenle haberin hukuki muhatabı İhlas Haber Ajansı kurumudur. Yurtta kış- İzmir'in Güzelbahçe ilçesinde, zaman zaman fırtınaya dönen kuvvetli rüzgar nedeniyle kıyı şeridindeki çok sayıda ev ve iş yeri zarar gördü, belediye ekipleri dalgaların olumsuz etkisini önleme amacıyla kıyıya set çekti İzmir'in Güzelbahçe ilçesinde, zaman zaman fırtınaya dönen kuvvetli rüzgar nedeniyle kıyı şeridindeki çok sayıda ev ve iş yeri zarar bilgiye göre, kuzeyden esen zaman zaman fırtınaya dönen kuvvetli rüzgarın etkili olduğu Güzelbahçe ilçesinde dalgalar nedeniyle 1. Liman ile vapur iskelesi arasındaki ev ve iş yerlerini su getirdiği taşlar, sahil yolunda trafikte aksamalara yol Belediyesi ekipleri, ev ve iş yerlerindeki suyu tahliye etti, sahil kesimine iş makinalarıyla set çekti. Ayrıca bazı binaların çatısı uçtu, ağaçlar ilçesinde, etkili olan kar yağışı nedeniyle kar kalınlığı 30 santimetreye çıktı. İlçeye bağlı bazı mahallelerde elektrik kesintisi da rüzgar nedeniyle ağaçlar devrildi. ..... Güzelbahçe Dalgalar İzmir Politika Güncel Haberler “ŞİİRİM Ölmüş denizlerin anısına yazıyorum şiirimi … bir bozkır kasırgasının kıvrak bedenine verdim gönlümü çiçeklere değil taşlara serildim bir ravi’ oldum ardınca şiir cinimin kum ve taşlar içinde geçecek ömrüm en sert mermere kazacağım dizelerimi … sönmüş dalgaların anısına yazıyorum şiirimi …” Rüzgar Durdurma Takvimi Toplu Şiirler, Adnan Özer, Everest Yay., İstanbul, 2001, s. 5 “… unutma bunları ete yazılmış intihar sözleri gibi” agy s. 59 “… gümüş bir intihar dizesiyim şimdi” agy s. 73 “MEDRESEDE İSYAN I Düşlerimi şerre’ yoruyor bir deli kadın korkuluğumu kaçırttı kargalar dönecek bir evim yok uzaklara atıyorum şapkamı … ben şeytan ortağı hasırcı bıçağı şair ve alçak” agy s. 80, 81 “… karasevda belsoğukluğu gibi geçti gençliğimin üzerinden … karasevda komik intiharlarla geçti gençliğimin üstünden …” agy s. 82, 83 “… II şimdi giyotin sepetimi yel sürüklüyor idamdan dönüyorum asılsız çıktı her haber hukuk bürosunda temyiz dosyaları, dilekçeler …” agy s. 100 “… bense şiirler yazıyorum kedi yavrucukları resmedilen takvimde günler geçiyor …” agy s. 105 “… IV ben ansızın sorulmuş bir soruyum … … gidiyorum yeni dizeler aramaya yaşamaya, inanmaya” agy s. 113, 114 “… Nereye gidiyoruz söyle, ey kılıç yüzlü şair? Kuyuya, ağızsız atlarımızı sulamaya! …” agy s. 125 “… Bir nihilistin divanı, ilk dizeler Kaçak yolcuların da sevgisi vardır yatılı öğrencilerin melankolisine benzeyen.” agy s. 161 “… Azarlandı gençliğim düzmece bir uygarlıkla örtülü toprağın gözü önünde. …” agy s. 165 “… Kötü bir büyüyü yaşıyorsunuz siz çarşıdakiler yüzlerinizi verip telefon almışsınız …” agy s. 172 “PERCHE LUIGI TENCO FU MORTO? Luigi Tenco neden öldü? diye sorsam avallığınız tutar, terlersiniz sayın noter kızları çünkü hiçbirinizin insanlık bilgisi bir yüreğin yumruk boyunda olduğunu duymaktan öteye gitmedi Luigi Tenco neden öldü? Hiç umut yok muydu bu İlginç Çağ’da? Bırakıp gitti bezgin sesini durdurulamayan bir plakta Yanıt bulmaya çalışıyorum -bu etlerini ısıra ısıra dönen soruya- ağır bir dalga gibi taşıyarak yirmi üç yaşında vurduğum gençliğimi yaşamdan ve ölümden başka bir kıyıya Ölemem bir daha ben sonuç vermedi en güzel intiharım ırzınıza alırken siz sevgiyi ve bağlandığım dört mevsimi Luigi Tenco neden öldü? diye de artık soramam konuşamam o herkesin bozulduğu lehçeyi Kör bir ateşçi gibi taşırım içimde kırılan lirik çerçevemi” agy s. 177, 178 “… Çalıyor ard arda deli bir saatçinin başka bir takvimle ayarladığı saatler Ay çıkıyor, çapraz bir meridyene tutturulmuş bir şairin kafatası gibi. Tıkınıyor tek boyutlu insan kımıl kımıl imgeleri. Bense hala aynı çekingenlikle arıyorum kendimi kahretme nedenimi. … Lanet ediyorum bir rahimden doğuşuma. Çölden olmalıydım ben; bir kayıktan, ayrılan dalga gibi. … Razı değilim nesneler karşısındaki durumuma; boyutlar, mekanlar, diller karşısındaki. Düş görmeyeceğim artık; kaçacağım büyüden. … Ben şair, zavallı erkek, varoluşun kılıcı, dönüp durmayacağım kendi üstümde. …” agy s. 188, 190 “… Anlaşılmasın hiçbir şey. Ben, sevmek ve yanılmak arasındaki yolu kıyamete kadar katedecek zavallı bir tırtıl, anıların yumuşak katarı, kefaretimi ödemek için mi yaşıyorum? … Mekansız sevmek, günün rasgele yaşayışı gibi dünya üzerinde; koltuk takımlarının, perdelerin tiksindirici simetrisinden uzak, bir odada, açıklıkta, usul usul yakarak zihnimizi; anlamla yığılmış kayalar Buda’nın sakin oturuşu gibi. … III Akşamı bir yol gibi önüme almış yürüyordum. Nesneler… Gördük onları gün boyu. Okşadık, hırpaladık; emdik ve emzirdik varlığımızla. Şimdi yorgunluk… Kumsalda ince bir kül tabakası tabiatın yorgun soluğu. Güneşin sıcak mıknatısıyla çekiliyorum. Ellerim ince rüzgar bayrakları, geri tepen paraşütleri erkek hüznümün. Altımda toprak Ağlamış ve sırtüstü uzanmış erkekliği dünyanın. Erkek-güneş, erkek-deniz, erkek-rüzgar Yoldaşlarım! Kadın nesin sen? Acılar imgesi, ölü tabiat resmi, erkeğin ışığıyla tonlanan. Seviş dur dünyayla, koru düzenleri. Şair olmadın nasılsa. … Gördüm ki bu kıyıda güneş dünyayı siler; bırakacağım zihnimi o ışıktan yokoluşa. …” agy s. 197, 198, 200, 201 “ADA MERMER ADASINA VEDA Ayrılsam mı kavuşsam mı şaşırdım bu iskelede. Kararsızlığın ortasında ihbar ediyorum belleğimi. Tekrar ediyorum insanlığımı habire. Bir anda binip gemilere uzak denizlerdeki mezarıma gidiyorum. Bir anda vuruyorum rıhtıma. … Ben ve bu kıyıda uyuyan kaplanım, üzdük sizi; artık elveda!” agy s. 205-208 “GİZLEDİKÇE AŞK Kışın soğuk balıktan günlerini sayıyorum ağımda. O yaza hiç dönülmeyecek! …” agy s. 214 “KARTALIN AKLI Kartal imgesini değişmeye gelir yüzyılda bir … Yırtıcı bir sufidir o; hırkası öyle ağır eskir… Kim öyle sayısız güneş batırmışsa çıkamaz bir çağı devretmenin yükünden. … kendiyle çarpar, yine de eğilmez, çalkalanmaz kartalın aklı mutlaktır çünkü o.” agy s. 225 “… bilinçsiz sallanıyoruz artık dünyada -hem beşik, hem tabut, günün kütüğünden oyma-, … … Dünya küçüldü, diyorlar bu hayat tasarımının sonunda, mutsuzluk, sahtelik ve şairlerin yalanı varmış … Aşka veda! Veda öteki kalbin ışığına!” agy s. 240, 241 “… Açıldı alnımdan metruk ruhumun haritası Yer yer çöküntü… Kalyon tozu Asrıevvel hüzünleri tozadı bir daha kalbimin derinliklerinden. … … … Ah, ne hatıra var, ne geleceğime kalkan bir gemi, öylece duruyorum kıyı vekale arasında. …” agy s. 248, 250 “BOZKIR VEDASI Bir keder işaretidir bozkırda insan, imge yüklü bir ağaç, salınır özür vadisinde; yıkıntı gelir ardından, leş sırtarır tene. Gün gelip bozkıra çıkınca insan geniş bir solukla bakar kendine, bakar varlıkların gözbebeğine Yüzünde bidüzüye yağmur, yollanır Tanrı’nın metruk evine. Nicedir terk edilmiş, nicedir zamansız, son bir uğultu bile yok cezadan şefkatten. Bozkıra çıkınca sorar insan, neden, neden Tanrı bize karşı böyle meraksız… Bir toz bulutudur bozkırında insan…” agy s. 251 “… Çok görülmüştür kartalın kıyıdan döndüğü kaplanın yırtıcı merakıyla denizden yüzgeri ettiği, ama bir kere olsun erkek dediğin bırakıp ardında ata mezarlarını uzak volkanların kaynayıp söndüğü adalara gitmeli, adını söylesin diye bir taşın içinden evini yakan ateş. … Ah bir dedikodudur hayat sıkıntı verip huzur vaadeden Tek armağan uğurlanış sözleri.” agy s. 252 “… Bunca söz söyledim gitmek hakkında, artık bir küfür gibi bu dünyayı dönmek tutkusu. …” agy s. 254 “YALNIZLIĞA VEDA … Yalnızlığın da ucuna geldim, sırtımda kederin hançeri, saplanmadan hep tehditle yürütür beni. Bilmem neden ve nasıl çıktım bu yola, vardır elbet başlangıcı bu halin; ben de bir harmandan savruldum sonunda, konmasız uçtum peşinden kadın denilen hayalin. Hayatmış ama asıl beni kandıran cilve. … Ah ne vedadır ne vebadır ne vebaldir bu! Gitmek değil, artık dağılmakbenimkisi tozuyan aklım ve hafızamla. Bitsin artık bu şiirler, bu kitap, bu içe dönük cihannüma Hayalse katili bir insanın cesedi vurmaz hiçbir kıyıya.” agy s. 255 “Bu şiirler utançla dilimden dökülüverdi. Çünkü ülkemde merhamet yoktu. …” agy s. 257 Adnan ÖzerRüzgar Durdurma TakvimiRüzgar Durdurma Takvimi Toplu Şiirler Batı Karadeniz'de etkili olan rüzgar nedeniyle dalgaların yüksekliği 5 metreye ulaştı. Bölgede etkili olan rüzgar sebebiyle balıkçılar denize açılamadı. Yüksekliği 5 metreyi bulan dalgalar, Zonguldak Limanı'ndaki mendireği aştı. Rüzgarın, kentte gün boyu aralıklarla etkisini sürdüreceği bildirildi. Öte yandan vatandaşların uğrak yeri olan ve fotoğraf çektikleri liman arkası mevkisinde dalgalar nedeniyle sakin bir gün yaşandı.

rüzgar olup uçtum dalgaların boyunda